Östrojen Baskınlığı Nedir? Belirtileri ve Tedavisi - Vitafenix
Tüm siparişlerinizde kargo ücretsizdir
Sepetim
Sepetinizde ürün bulunmamaktadır
Ara Toplam :
KDV (%1) :
Iskonto :
Kargo :
Toplam :
Sepet
Östrojen Baskınlığı Nedir? Belirtileri ve Tedavisi - Vitafenix

06.09.2023


Östrojen Baskınlığı Nedir? Belirtileri ve Tedavisi


Östrojen baskınlığı hem erkek hem de kadınları etkileyebilen yaygın bir hormonal dengesizliktir. Östrojen baskınlığı vücutta bir dizi belirti ve sağlık sorunlarına yol açabilecek aşırı miktarda östrojen varlığında ortaya çıkar. Östrojen baskınlığının en yaygın nedenleri çevresel toksinlere maruz kalma, stres, kötü beslenme ve bazı ilaçların kullanımını içerir.

Östrojen baskınlığıyla yakından bağlantılı olan durumlardan biri polikistik over sendromudur (PCOS). PCOS hastası kadınlar sıklıkla yüksek düzeyde östrojen üretirler ve bunun sonucunda düzensiz adet dönemleri, kilo artışı ve diğer bazı belirtiler gösterirler. PCOS oluşumunun altında yatan kesin neden hala bilinmemekle birlikte, genetik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonunun hastalığın oluşumunda rol oynayabileceğine inanılmaktadır. Östrojen baskınlığı ile PCOS arasındaki bağlantıyı anlamak, hastalığın yönetilmesi ve aşırı östrojen seviyelerinin kontrol altında tutulmasında önemli bir adımdır.

Tedavi edilmediği takdirde östrojen baskınlığı kısırlık, meme kanseri ve hormonlarla ilişkili diğer kanserler dahil olmak üzere bir dizi sağlık sorununa yol açabilir. Neyse ki hormonları dengelemeye ve östrojen baskınlığının semptomlarını azaltmaya yardımcı olacak bir dizi çözüm bulunmaktadır. Bu çözüm seçenekleri diyet değişiklikleri, egzersiz, stres azaltma teknikleri ve etkinliği kanıtlanmış doğal takviyelerin alınmasını içermektedir. Östrojen baskınlığını yönetmek için proaktif bir yaklaşım benimseyen bireyler genel sağlıklarını ve yaşam kalitelerini iyileştirebilir.

Östrojen Baskınlığı Nedir? 


Östrojen baskınlığı, vücuttaki östrojen seviyesinin diğer hormonlara göre olması gerekenden çok daha yüksek olması durumunda ortaya çıkan hormonal bir durumdur. Hem erkeklerde hem de kadınlarda karşılaşılan ancak kadınlarda daha sık görülen östrojen baskınlığı, vücudun östrojeni uygun şekilde metabolize edememesi, çevresel faktörler ve yaşam tarzı seçimleri gibi çeşitli nedenler sonucunda ortaya çıkabilir.

Östrojen üreme sisteminde önemli bir rol oynayan bir hormondur ancak vücutta başka işlevleri de vardır. Östrojen kemik yoğunluğunu, kolesterol seviyelerini ve ruh halini düzenlemeye yardımcı olur. Yüksek östrojen seviyeleri hormonal dengesizliğe yol açarak çeşitli belirtilere neden olabilir.

Östrojen baskınlığı sıklıkla kadınların üreme sağlığını etkileyen bir durum olan Polikistik Over Sendromu (PCOS) ile ilişkilidir. PKOS'lu kadınlarda östrojen baskınlığına neden olabilecek kadar yüksek düzeyde androjenler (erkeklik hormonları) ve insülin bulunur.

Östrojen baskınlığının belirtileri kişiden kişiye değişmekle birlikte genellikle düzensiz adet dönemleri, şişkinlik, göğüslerde hassasiyet, ruh hali değişimleri ve baş ağrılarını içerir. Östrojen baskınlığı olan kadınlarda, özellikle kalça ve uyluk çevresinde kilo artışı da gözlenmektedir.

Östrojen baskınlığını kontrol altında tutmaya yardımcı olacak çeşitli yöntemler bulunmaktadır. Düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme ve stresi azaltma gibi yaşam tarzı değişiklikleri hormon seviyelerini düzenlemeye yardımcı olabilir. Hormon replasman tedavisi, takviyeler ve ilaçlar da östrojen baskınlığını yönetmek için kullanılabilir. Bireysel ihtiyaçlara göre en iyi östrojen baslınlığı tedavisi yöntemini belirlemek için bir doktora danışmak önemlidir.

Östrojen Baskınlığının Nedenleri


Östrojen baskınlığı, vücutta östrojen hormonlarında dengesizlik varlığında ortaya çıkar. Östrojen miktarındaki yükselme çeşitli sebepler sonucunda gerçekleşebilir. Östrojen baskınlığının yaygın nedenlerinden bazıları aşağıda tartışılmaktadır:


Diyet


Beslenme şekliniz, vücuttaki hormon seviyelerinin düzenlenmesinde çok önemli bir rol oynar. İşlenmiş gıdalar, şeker ve sağlıksız yağlar açısından zengin bir diyet, östrojen baskınlığına yol açabilir. Öte yandan lif, sağlıklı yağlar ve protein açısından zengin besinlerden oluşan bir diyet östrojen seviyelerinin düzenlenmesine yardımcı olabilir.


Stres


Stres östrojen de dahil olmak üzere vücuttaki hormonların dengesini bozabilir. Kronik stres kortizol düzeylerinde artışa neden olarak östrojen dahil diğer hormonların üretimine müdahale edebilir.


Kimyasallar


Ksenoöstrojenler, pestisitler ve endokrin bozucular gibi kimyasallara maruz kalmak östrojen baskınlığına yol açabilir. Ksenoöstrojenler östrojenin vücuttaki etkilerini taklit eden sentetik maddelerdir; endokrin bozucular ise endokrin sistemin normal işleyişine müdahale etmektedir.


İlaçlar


Bazı ilaçların kullanımı da östrojen baskınlığına yol açabilir. Örneğin östrojen ve progesteronun sentetik formlarını içeren hormonal doğum kontrol hapları vücuttaki hormon dengesini bozabilmektedir.


Karaciğer


Karaciğer vücuttaki hormonların metabolize edilmesinde önemli bir rol oynar. Karaciğerin düzgün çalışmadığı durumlar vücutta östrojen birikmesine ve östrojen baskınlığına yol açabilir.


Alkol


Aşırı alkol tüketimi de östrojen baskınlığına yol açabilir. Alkol, karaciğerdeki östrojen metabolizmasına müdahale ederek vücuttaki östrojen seviyelerinin artmasına neden olabilir.


Ftalatlar


Ftalatlar sabunlarda, şampuanlarda ve diğer kişisel bakım ürünlerinde yaygın olarak bulunan kimyasallardır. Ftalatlara maruz kalmak östrojen baskınlığına yol açabilir.


Östrojen Baskınlığı ve PCOS

PCOS, üreme çağındaki kadınları etkileyen yaygın bir endokrin bozukluğudur. Polikistik over sendromu yumurtalıklarda çok sayıda kist varlığı, yüksek androjen seviyeleri ve anovülasyon nedeniyle ortaya çıkar. Östrojen baskınlığının, yüksek testosteron da dahil olmak üzere diğer hormonal dengesizliklerin yanı sıra PCOS'un gelişiminde de rol oynadığına inanılmaktadır.

PCOS'ta yumurtlamanın olmaması, sürekli yüksek miktarda östrojen ve az miktarda progesteron ile sonuçlanır. Bu hormonal dengesizlik, düzensiz adet dönemleri, istenmeyen tüylenme ve obezite gibi çeşitli semptomlara yol açabilir. PCOS aynı zamanda tip 2 diyabete yol açabilen insülin direnciyle de ilişkilidir.

Çalışmalar PCOS'lu kadınların, bu probleme sahip olmayan kadınlara göre çok daha yüksek östrojen seviyelerine sahip olduğunu göstermiştir. Östrojen miktarındaki artışın yumurtalıklardaki kistlerin normal yumurtalıklara göre daha fazla östrojen üretmesinden kaynaklandığı düşünülmektedir. Ayrıca PCOS'taki fazla androjenler vücutta östrojene dönüştürülebilir.

Östrojen baskınlığı PCOS'un tek nedeni olmasa da, hastalığın gelişmesinde ve ilerlemesinde önemli bir faktördür. PCOS'lu kadınlar, hormonal doğum kontrolü, anti-androjen ilaçlar ve insülin duyarlılaştırıcı ilaçlar gibi hormonlarını dengelemeye yardımcı olan tedavilerden yararlanabilirler.

Östrojen Baskınlığının Belirtileri

Östrojen baskınlığı hem erkeklerde hem de kadınlarda çok çeşitli belirtilere neden olabilir. Bu belirtiler hafif şiddette olabileceği gibi bazı durumlarda çok ağır şiddette olabilir. Östrojen baskınlığının en yaygın belirtilerinden bazıları şunlardır:

  • Düzensiz adet dönemleri: Östrojen baskınlığı olan kadınlar düzensiz adet dönemleri veya adet döneminde normale göre daha fazla miktarda kanama yaşayabilir.
  • Kilo alımı: Östrojen baskınlığı, özellikle kalça ve uyluk çevresine kilo alımına neden olabilir.
  • Ruh hali değişiklikleri: Östrojen baskınlığı depresyon, anksiyete ve sinirlilik gibi ruh hali değişikliklerine neden olabilir.
  • Akne: Östrojen baskınlığı hem erkeklerde hem de kadınlarda sivilceye neden olabilir.
  • Yorgunluk: Östrojen baskınlığı yorgunluğa ve enerji eksikliğine neden olabilir.
  • Seks dürtüsü değişiklikleri: Östrojen baskınlığı, libidoda azalma da dahil olmak üzere cinsel dürtüde değişikliklere neden olabilir.
  • Göğüslerde hassasiyet: Östrojen baskınlığı göğüslerde hassasiyete ve şişmeye neden olabilir.
  • Su tutma: Östrojen baskınlığı vücutta su tutulmasına ve bunun sonucunda şişkinliğe yol açabilir.
  • Uykusuzluk: Östrojen baskınlığı uykusuzluğa ve uyku güçlüğüne neden olabilir.
  • Tüylenme: Östrojen baskınlığı kadınlarda aşırı tüylenmeye neden olabilir.

Bu belirtilerin başka durumlardan da kaynaklanabileceğini unutmamak önemlidir; bu nedenle semptomların altında yatan nedeni belirlemek için bir doktor ile bu belirtileri tartışmak önemlidir.

Östrojen Baskınlığının Tanısı

Östrojen baskınlığını teşhis etmek zor olabilir çünkü semptomları diğer sağlık durumlarına atfedilebilir. Bununla birlikte, birkaç test durumun belirlenmesine yardımcı olabilir.

Hormon Seviyeleri


Östrojen baskınlığını teşhis etmek için kullanılan en yaygın testlerden biri hormon seviyesi testidir. Bu test kandaki östrojen, progesteron ve diğer hormonların düzeylerini ölçer. İdeal olarak östrojen düzeyleri progesteron düzeyleriyle dengelenmelidir. Östrojen düzeyleri çok yüksekse veya progesteron düzeyleri çok düşükse bu durumlar östrojen baskınlığının göstergesi olabilir.

Karaciğer Fonksiyonu


Karaciğer östrojenin metabolize edilmesinde önemli bir rol oynar. Karaciğerin düzgün çalışmaması vücutta östrojen birikmesine neden olabilir. Bu nedenle karaciğer fonksiyonlarının test edilmesi östrojen baskınlığının belirlenmesine yardımcı olabilir.

Diğer Testler


Östrojen baskınlığının teşhisine yardımcı olabilecek diğer testler şunları içerir:

  • Tükürük hormon testi: Bu test tükürükteki hormon düzeylerini ölçer.
  • İdrar hormon testi: Bu test idrardaki hormon düzeylerini ölçer.
  • Pelvik muayene: Bu muayene, üreme organlarında östrojen baskınlığına katkıda bulunabilecek anormalliklerin belirlenmesine yardımcı olabilir.

Bu testlerin sonuçlarının uzman bir doktor tarafından yorumlanması gerektiğini unutmamak önemlidir. Hormon düzeylerinin normal aralıkta olup olmadığının ve başka testlerin gerekli olup olmadığının belirlenmesine yardımcı olabilirler.

Östrojen Baskınlığında Tedavi ve Yaşam Tarzı Değişiklikleri

Diyet, yaşam tarzı ve beslenme değişiklikleri de dahil olmak üzere çok sayıda yaklaşım östrojen baskınlığının kontrol altına alınması için kullanılmaktadır. Uyku, detoksifikasyon, egzersiz, magnezyum, antioksidanlar ve fonksiyonel tıp da östrojen baskınlığı belirtilerini hafifletmeye yardımcı olabilir.

Diyet

Lif, sağlıklı yağlar ve turpgillerden zengin sebzeler açısından zengin bir diyet uygulamak östrojen seviyelerini dengelemeye yardımcı olabilir. Keten tohumu, susam tohumu ve soya ürünleri gibi fitoöstrojen içeren gıdaların tüketilmesi de östrojen baskınlığının azaltılmasına kullanılmaktadır. Alkol ve kafein tüketimini sınırlamak da östrojen miktarını kontrol etmek için iyi bir yöntemdir.

Yaşam Tarzı Değişiklikleri

Stres seviyelerini azaltmak hormonların dengelenmesine yardımcı olabilir. Meditasyon, yoga ve nefes alma teknikleri gibi stres giderici aktivitelerin uygulanması yardımcı olabilir. Kişisel bakım ürünlerinde pestisitler, plastikler ve kimyasallar gibi çevresel toksinlere maruz kalmaktan kaçınmak da östrojen baskınlığının azaltılmasında etkili olabilir.

Takviyeler 

Östrojen seviyelerinin kontrol altında tutulması için etkinliği kanıtlanmış takviyeler, magnezyum, b complex vitamini ve D vitamini östrojen düzeylerini düzenlemeye yardımcı olabilir. Probiyotikler aynı zamanda östrojen metabolizmasında rol oynayan bağırsak bakterilerinin dengelenmesine de yardımcı olabilir.

Uyumak

Yeterince uyumak hormon dengesi için çok önemlidir. Gecelik en az 7-8 saat uykuyu hedefleyin.

Detoksifikasyon

Karaciğer fonksiyonunun detoksifikasyon yoluyla desteklenmesi, aşırı östrojenin vücuttan atılmasına yardımcı olabilir. Diyet değişiklikleri, takviyelerin kullanımı veya bir doktor ile birlikte çalışarak detoksifikasyonu sağlayabilirsiniz.

Egzersiz yapmak

Düzenli egzersiz östrojen seviyelerini düzenlemeye yardımcı olabilir. Günde en az 30 dakika orta yoğunlukta egzersiz yapmayı hedefleyin.

Fonksiyonel Tıp

Bir fonksiyonel tıp uygulayıcısıyla çalışmak, östrojen baskınlığının altında yatan nedenlerin belirlenmesine ve kişiselleştirilmiş bir tedavi planının geliştirilmesine yardımcı olabilir.

Geleneksel Tıp

Şiddetli vakalarda östrojen baskınlığını tedavi etmek için geleneksel tıp yaklaşımları gerekli olabilir. Hormon replasman tedavisi veya diğer ilaçlar bir doktor tarafından reçete edilebilir. Herhangi bir ilaca başlamadan önce bu tedavilerin risklerini ve faydalarını bir doktor ile tartışmak önemlidir.